Ziyaretçilerin Yorumları
Bu bölümde yer alan bilgiler Google Haritalar'da öne çıkan yorumlardan yapay zeka kullanılarak derlenmiştir. Bakkalzade Mescidi Google Haritalar bağlantısı 'nı inceleyebilirsiniz.
Bakkalzade Mescidi: Tarihin Sade ve Derin Nefesi
Kimdi Bakkâl-zâde Hâşimî?
Adı, şiir ve ilimle özdeşleşmiş bir Osmanlı şahsiyeti: Bakkâl-zâde Seyyid Mehmed Çelebi. Bursalı, peygamber soyundan, Hâşimî mahlasını kullanmış. İlginçtir ki, eğitimli insanların hak ettiği değeri bulamadığını düşünerek ticarete atılmış; saraçlık yapmış. Ama kaderin cilvesi - ya da Osmanlıların çok yönlülüğü - onun hem kadı, hem de usta şair olarak anılmasına yol açmış. Sultan 1. Ahmed ve Nasuh Paşa'nın yakınında, Bayramiye tarikatından bir derviş; tek eseri Dîvân diye biliniyor ama... İstanbul Sahaflar Çarşısı’nda ortaya çıkan Mihr ü Vefâ mesnevisi, biyografilerin göremediği gizli bir hazine gibi. Böyle bir şahsiyetin adını taşıyan bir mescit... Merak uyandırmaması mümkün mü?
Mescidin Hikâyesi ve Mimari İzleri
Bakkalzade Mescidi, 15. yüzyılda Şeyhülislâm Seyyid Hamidüddîn Efendi tarafından yaptırılmış. Efdalzade Mescidi olarak da biliniyor. Zamanın izleri ise pek nazik davranmamış: Bir ziyaretçinin dediği gibi, gezilerinde karşılarına “tamamen yıkılmış” bir yapı çıkmış. Neyse ki kapıdaki bilgi levhası iç açıcı: Yakında ihya çalışmaları başlıyor. Yani, geçmişin tozu silinip yeni bir nefes daha katılacak Fatih’in sokaklarına.
Çeşmenin Hüzünlü ve Zarif Hikâyesi
Mescidin tam karşısında, bugün harap bir halde olsa da adını yaşatan bir çeşme var: Hatice Hanım Çeşmesi. Kimileri Ebezade Abdullah Efendi Çeşmesi de diyor. 1722’de, Şeyhülislam Ebezade Abdullah Efendi’nin eşi Hatice Hanım tarafından yaptırılmış. Kitabesi, küçük bir şiir gibi; Osmanlı ruhu, zarafetiyle taşlara işlenmiş. 1882’de Köstenceli Hacı İsmail’in tamiratıyla bir kez daha hayat bulmuş. Çeşmenin başlangıcında, Fatih Caddesinden Çelebi Süleyman Sokağına yürüyenleri ise eski mezarlıklar, hazireler karşılıyor. Tarih, burada taşın üstünde değil - sanki havada asılı.
Bugün ve Yarın: Umut ve Minnet
- Geçmişe uygun bir şekilde yeniden ortaya çıkan bir eser daha… Bir ziyaretçi sevinçle “sıradakiler gelsin” diyor.
- Temizlik, ulaşım, ibadetle ilgili pratik bilgiler yorumlarda yok — ama burada asıl mesele zaten taşın, kitabede ve hatırada saklı.
- Bani ve ihya edenlere dualar eksik olmamış: “Allah razı olsun.”
Kısa Kısa Notlar
- Restorasyon sonrası, tarihi dokusuna uygun şekilde yeniden ayağa kalkmış durumda.
- Çeşme ve çevresi, meraklı yürüyüşçülere sürprizler sunuyor.
- Mescit, ismiyle ve hikâyesiyle Fatih’in derin tarihinde küçük ama etkileyici bir durak.
Bir gün yolunuz Atikali Mahallesi, Bakkalzade Sokak’a düşerse... Tarihi dokunun, taşlara sinmiş hikâyelerin ve eski İstanbul’un sessiz hatıralarının peşine düşmek isteyebilirsiniz. Kim bilir, belki bir şiirin dizesi, bir çeşmenin serinliği, ya da yeniden hayat bulan bir mescidin huzuru size de dokunur.