Rumi Mehmetpaşa Cami: Tarih ve Huzurun Buluştuğu Yer

İstanbul'un gözde semtlerinden Üsküdar'da, Boğaz’a nazır bir tepede, Rumi Mehmetpaşa Cami yer alıyor. Osmanlı döneminin önemli bir mirası olan bu cami, 1469-1471 yılları arasında Rum asıllı Osmanlı veziri Rumi Mehmet Paşa tarafından inşa ettirilmiştir. İstanbul’un Anadolu Yakası’ndaki ilk cami olma özelliği taşıyan bu yapı, hem tarihi hem de mimari açıdan büyük bir öneme sahip.

Mimari Özellikler

Mimari tarzı ile dikkat çeken Rumi Mehmetpaşa Cami, ters T planlı ve zaviyeli yapısıyla hem Bizans hem de Osmanlı mimarisinin izlerini taşımaktadır. Caminin iki yanında toplam dört oda bulunuyor; sağdaki odalar birbirine geçişli, soldaki büyük oda ise mutfak olarak düzenlenmiş. Caminin haziresinde, Osmanlı dönemine ait mezar taşları ve Rumi Mehmet Paşa’nın kabri de yer alıyor. Sekizgen planlı, kesme taştan yapılmış türbe, caminin kıble yönünde bulunuyor ve ziyaretçilerine tarihi bir atmosfer sunuyor.

Ziyaretçi Deneyimi

2021 yılında Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından restore edilen cami, yenileme çalışmalarının ardından tekrar ibadete açılmış. Ziyaretçiler, caminin sade ve temiz iç mekanını, tarihi mezar taşlarını ve türbeyi görme imkânı bulabiliyorlar. Avlusunda bulunan ferah ağaçlar ve gölgeler, ziyaretçilere dinlenme imkânı sunuyor. "Bir İstanbullu olarak, Üsküdar'da ikamet eden biri olarak en feyizli camilerimizden biri," diyen ziyaretçiler, caminin sakin atmosferinin ruhlarına dinginlik verdiğini vurguluyor.

Ulaşım ve İbadet İmkanları

Cami, Nevmekân Sahil’in biraz üzerinde, sahil yolunun 30 metre yukarısında yer alıyor. Sabah namazı hariç yoğun bir trafik söz konusu, bu nedenle araçla gelmek pek mantıklı değil. Ancak, içerideki ibadet imkânları oldukça rahat. Hem kadınlar hem de erkekler için ayrı namaz kılma yerleri bulunuyor ve temizlik standartları da oldukça iyi. "Sadeliği ve mütevaziliği muazzam," diyen ziyaretçiler, caminin ruhunu ve atmosferini öne çıkarıyor.

Sonuç

Rumi Mehmetpaşa Cami, yalnızca bir ibadethane değil; aynı zamanda İstanbul’un kültürel ve dini mirasının önemli bir parçasıdır. Hem mimarisiyle hem de huzur veren atmosferiyle, İstanbul'a gelenlerin mutlaka görmesi gereken bir durak. "Hafif tepe de İstanbul’a nazır duruşuyla mutlaka ama mutlaka gelmelisiniz," diyen ziyaretçiler, bu eşsiz yapının sunduğu deneyimi kaçırmamanız gerektiğini vurguluyor.